MASAL


MASAL

Sabah serini derindeki balığı üşütmüştü
Isınmak isteyen balık biraz yukarı çıkıp ağa düşmüştü
Balıkçı insaflıydı , balığı ısıtmalıydı
Yaktı ateşi, yağı kızdırdı, balığı attı
Balık üşümüyordu artık pulları diken diken olmuyordu soğuktan
Balıkçı ne iyi insandı
Balık ne lezzetli katık...

Ali Ural

23 Nisan 2011 Cumartesi

84 Lt Bitkili Akvaryumum

          Yaklaşık tam bir yıl önce akvaryum ile ilgilenmeye başladım. Yavaş yavaş ama göze hoş gelecek şekilde içerisini bitkiyle doldurmaya çalıştım. Bana göre de gayet başarılı.
          Genelde sazlardan ve anubiaslardan oluşan bir bitki çeşidim var. En başta bilgisizlikten dolayı midye kırığı kum kullandım. Çok büyük hata ama şu an yapacak hiç bir şey yok değiştirmem imkansız. Tabiki bitkili bir akvaryum için hiç kullanılmayacak bir malzeme. Başlarda hava motoru sürekli çalışıyordu ama 6 aydır onu da çalıştırmıyorum. Bir makalede okumuştum karbondioksidi dağıttığını, ondan dolayı çalıştırmıyorum. Hiç bir zararını görmedim; faydası herhalde olmuştur :)
            Pek vaktim olmadığı için su değişimlerini iki ayda bir yapıyorum 1/3 oranında ve düzenli olarak. İlave edeceğim suyu oda sıcaklığına getirip tetra aquasafe ekliyorum. Su değişimlerinden sonra sera nitrivec ilave ediyorum. Yaklaşık 4 aydır da saechaem potasyum ve seachaem'in flourish sıvı gübresini düzenli olarak haftada iki kez kullanıyorum. Şelale filtre mevcut ve su her zaman çok berrak . Üç ayda bir de detaylı olarak filtreyi temizliyorum.

İlk başlarda sürekli balık ölümleri oluyordu. Araştırıyor araştırıyor ama hiçbir şekilde ölümleri durduramıyordum. Sonradan öğrendim ki suyun oturuşması için gerçekten belli bir zamanın (1-2 ay) geçmesi gerekiyor. Bir de genelde anaç balıklar alıyordum tabi onlar da ömürlerinin son demleri bana denk geldiğinden ortama alışana kadar ölüyorlardı.

Canlı doğuranlar bitkili akvaryumun ilk akla gelen balıkları...


Sonradan zebra danioları ekledim. Çok hareketli ve seyiri zevkli balıklar. Ama kesinlikle kurutulmuş kan kurdu vermeyin çok çabuk irileşiyorlar ve büyüyorlar. Sanki hormonlu gibi...
Daha sonra zebra danioların canlı doğuran yavrularını yediğini farkettim... Pul yeme geçince ağızlarını yavru balıklarla tatlandırıyorlarmış meğer...


Canlı doğuran akvaryumunda hiç bulunmaması gereken bir balık. Her ne kadar balıkçı ramirezi diye satsa da bolivian ram olduğunu internetten araştırarak öğrendiğim yavru canavarı balıklar.


Üç tane bolivian ram vardı. Bir gece yavruları yerken yakaladım ve hemen gecenin bir yarısı akvaryumdan çıkararak üçünü de balıkçıya iade ettim. Bolivian ram bakacaksanız akvaryumda sadece onların olması daha doğru.


İnternetten canlı doğuranların ömürlerinin 3-4 yıl olduğunu okuyup uzun diye seviniyordum. Ama galiba doğal ortamlarındaki ömürlerini söylüyorlar en fazlası altı ay yaşadı...


Siyah ve beyaz moli en nazik canlı doğuran türlerinden. Her ısı değişiminde beyaz benek olup ölüyorlar. bende birtürlü tutmadı. Bir çift anaç siyah moli almıştım hamileymiş o hafta yedi sekiz tane yavruladı ama üç beş gün sonra bir tane bile yavru kalmadı. Sonra da kendileri öldüler...


Yapışkan, yani vatoz. Üç tane aldım en fazla dört ay yaşadılar üçü de öldü. Daha önce de iki tane almıştım onlar da bir ay içerisinde öldüler. Hala nedenini bulamadım.


Cam balığı. Akvaryumda sabit öylece duruyor. dört tane almıştım. Üçü öldü biri hala yaşıyor. Aslında canlı doğuranların içerisinde çeşit çeşit balığa gerek yok bunlar ilk başta aldığım balıklardandı sonra internetten onların üzerinde yapılan yapay renklendirmeleri okuyunca acıdım, geri vermeye de kıyamadım, tek kalana da ömrünün sonuna kadar bakacağım...


Bu moss türünü yavrular saklansın diye almıştım en başta. Tabi saklanacak yavruyu bir türlü oluşturamadım. Hep katlettiler. Mosslar çok fazla nitrat tutuyor akvaryum temizliklerinde hep başa bela bitkilerden. Yerinden oynatmaya gör...



Yavaş yavaş taşlar yerine oturuyor... Lepistesler de hiç şansımın tutmadığı bir tür. Bir türlü iki üç haftadan fazla yaşatamadım. Yedi tane aldım bir gecede kaybolup gittiler. Kala kala bu kaldı. Sonra o da gitti...


Her gördüğüm bitkiyi internetten alıp deniyorum. Gün geçtikçe güzelleşiyor.


Bunlar Üçpınar köyünde yapılan üretim çiftliğinden aldığım platiler. Canlı doğuranların içerisinden platileri ön plana çıkarmaya karar verdim. Daha dayanıklı ve renkleri daha güzel.


Anubias barteri var barteri...Onbeş gün içerisinde eriyip yok olan tek tür. İki kez denedim ikisinde de eridi gitti...Görüldüğü gibi yaprak erimeye başlamış bile...


Akvaryumun kütüğü çıkarmadan önceki son hali. Gayet hoş ve seyri gerçekten çok güzeldi...


Belli bir zaman sonra acaba kaya nasıl olur diyorsunuz, bende öyle dedim. Tabiki bitkilide kütük estetik ve kullanışlı ama suyu çabuk sarartıyor, çok salınım yapıyor. Kayaları eklediğimde daha uzun süreli berrak su elde ettim...


Kayalar ışığı daha çok yansıtıp geceleri daha seyirli bir akvaryum oluşturuyorlar...



Sonunda bir yavru akvaryumu almaya karar verdim. 15 lt. Sıra geldi yavruları bulmaya...



Balıklar mevsiminden midir yoksa yavru akvaryumunu aldığımdan mıdır bilmiyorum ama her gün 10-12 yavru yaptılar. Bir anda yetmişin üzerinde yavru oldu bu minicik akvaryumda.


Işıkların açılmasıyla beraber tabiki filtre de çalışınca hepsi büyük akvaryumda yavrular için alıp burada işe yaradığını gördüğüm mossun içerisine saklanıyorlar. Yaramaz bebekler gibi...Onlara bakıcı olarak da albino çöpçüyü tuttum tabi :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder